Pazar, Ocak 30, 2011

Farkındalık ve yaşam


Merhaba..

Farkında olarak yaşadığında yaşam nasıl bir hal alıyor gerçekten?
Bir tür diyet menüsüne dönüşüyor gibi geliyor bana.. Bunun gerçekten sağlıklı olduğuna dair kendimize telkin yapıp davranışlarımızın, eğilimlerimizin, alışkanlıklarımızın değişmesini seyrediyoruz.. Sonra kendimizi kutlamak istiyoruz.. Birbirimizi ödüllendirmek, yüreklendirmek istiyoruz doğru yolda olduğumuza dair.. Neyin içine düşmeye korkuyoruz? Neden kaçıyoruz? Farkındalık bir kaçış mıdır? Yaşama karşı bir direnme midir? Hayatın selleri- ya da sel gibi coşa coşa gelen ve üzerimizden bizi yıkayıp da geçen hayata karşı bir var olma savaşı mı bu?

Ben bir şeyin farkındaysam şunun farkında olayım ve bu farkındalıkta kalayım.. Sırılsıklamım. Beni yıkayıp da geçmiyor sadece hayat, yıkıp da geçiyor üstelik.. Kendimizi tekrar domino taşları gibi üst üste diziyoruz.. Sonra?

Sonra diye sormak insana ihanet etmekten başka bir şey değil.. Yazgısına.. Varlığına. 
Benim bütün bu sorular karşısında elimde tek gerçek kalıyor: İnsan çok sevilesi, hüzünlü, umut dolu bir varlık.
Yoksa şimdiye kadar türümüz silinmişti sanırım!
Sevgiler,

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder