Salı, Ocak 29, 2013

Merhabalar,

Bu aralar iyi calisabildigimi mujdelemek icin yaziyorum. Evet! Okulun kutuphanesinde ozel bir calisma odasi kiralayip calismaya basladigimdan beri gunde 4 saat minimum calisabilir oldum. Oh!

Burasi da hep aklimda.Ama yazacak ne oluyor diye kendime soruyorum. Halbuki bir suru sey oluyor, ama ben kafami kutuphaneye gomdugum icin bana olmuyormus gibi kendimi kandiriyorum... Galiba ben de Seattlelilar gibi depresif kis moduna girdim. Kabul etmeliyim ki hava bi acaip, insani sokar depresyona yapacak isi olmazsa. Sebebi hava ya da yagmur degil: Gunler acaip kisa burda. Cok kuzeydeyiz! Fakat hava nasil olursa olsun, insanlar cok senlikli. Nasil hareketli, islerini, zamanlarini ciddiye alan insanlar bu Amerikalilar! Bu cok guzel bir sey gercekten. Bunu da ayri bir zamanda yazmaliyim. Hayatta uyguladiklari ekonomi hakkinda. Zaman ekonomisi, geri donusum, genclerin hayata katilisi, yurume makinalariyla her tarafta vizir vizir dolasan yasi ilerlemis insanlar! Insani mutlu ediyor gercekten. Madalyonu diger yuzu evsizler... silahli saldirilar... Radyoda bu konuda habersiz gun yok ne yazik ki. Gundemlerini asla terk etmiyor.

Neyse.Buraya donulecek.

Hayatta bir suru yeni kapi acilabiliyor hic beklemedik zamanlarda. Yillarca ozlemle hayalini kurdugunuz seyler karsiniza bir olanak olarak cikiveriyor. Ve ciktiklari anda bunlari tanimlamak ve secmekte zorluk yasayabiliyorsunuz. Benim durumumda doktorayi buraya transfer etme olanagi cikti. Bu 3 yil daha durup bu bilimsel arastirma isini bir guzel ogrenme olanagi. Ama Teo'yu iknada zorlaniyorum... Evimi ve sehrimi de ozledim. Bu benim yeni cenderem. Guzel bir cendere degil mi?

Bakalim nasil olacak. Basvurumu yapacagim, sonuca bakacagim. Galiba karari erteliyorum. Bu kadarina da hakkim olsun ama.

 Washington Lake, UW Kampusunden.

UW Drama School

 Ferris wheel and my preciouses

 Burke Museum, Bahar Pasifik insanlari maskesi ile

Seattle Aquarium



 Teo ve Pola, Burke Museum
 
Fotograflari da yukledik, icimiz rahat!
 
Evet, kahvalti fasli uzadi, kutuphanenin yollarina koyulma vakti,
Sevgiler,

Salı, Ocak 08, 2013

Aralar...

Selam!
Yine ara verdim uzunca. Yeni dönem başına ulaştık. Cadılar Bayramı ile başlayan tatil, kutlama dönemi sona erdi. 31 Ekim-31 Aralık arası gerçekten de pek şenlikliydi. Şükran Günü'ne hazırlanılan hafta şehir merkezine indiğimde fark ettim, o kadar renk, cümbüş.. Malum yeşil, kırmızı ve beyaz. Bu renkler sezonun renkleri ve her taraf şıkır şıkırdı. Tabi ki her yerde irili ufaklı bal kabakları ile beraber. Neden daha çok resim çekmedim acaba? Her dükkanın vitrinin köşesinde, her evin önünde... Menülerde illa ki kabaklı bir şeyler. kahve dükkanlarında kabak türevi içecekler- çay ve kahveler! Sezon renkleri kırmızı, beyaz, yeşil, turuncu diye düzeltelim :)

Teo ve benim hayatım sismik değişime uğradı çünkü artık hayatımızda biri var! O kadar sevgi, şefkat dolu, ilgili, sevimli, yakışıklı... yani bu bayramsı dönemde hediyemiz desek yeridir. Her kutlamamız doğal olarak onunla beraberdi. Kar istedik, dağa çıktık, kızak kaydık... Muhteşem yemekler pişirdik yedik... Kart oyunları ve buraya has Seattle-opoly oynadık... Yürüyüşlere çıktık... Mutluyduk. Mutluyuz!

Haliyle ben de blogdan bir süre özel günceme döndüm. Bazı güzelliklerin tanımlanması, anlaşılması ve bu güzelliklere güvenmek ve hayatta yer açmak zaman alıyor. Hele bir de bunlardan doğrudan sebeplenecek olan çocuğunuz da yanınızda ise. Gidiş, gelişler... Dönüşler... Tekrar baştanlar, teslimiyetler, sonra tekrar şüpheler. İnsan hayatında zor dönemlere katlanıp onlardan iyilik üretmeye programlayınca kendini, bu şekilde işleme alamadığı güzellikler,iyiliklerle karşılaşınca şaşırabiliyor. Yeni bir sürüme geçmek gerektiğini görüp, bunun da inanarak ve güzel şeyler umup, hayal ederek olabileceğini anlıyor. İnsan gerçekten de ancak hayal edebildiği şeyleri hayatına alabiliyor, bunu resmen yaşadım. İyiliği hayal edebilmek çok önemli busebeple. Yoksa gelse, kapımızı çalsa, hatta 3 gün kapımızda yatsa bile onu tanıyamayıp, kaybedebiliyoruz... Hayat böylesine iyilik ve güzellik tohumları ile dolu sanırım... hayal edip, devamlı evinizin baş köşesini bunlara ayırmak gerekiyor!

Resim de yüklemek istiyordum ama blogger'da bir sorun var sanırım. Tekrar deneyeceğim daha sonra,
görüşmek üzere!