Çarşamba, Kasım 30, 2011

Eşe Dosta Duyurulur...

Amerika'ya gitmeden evvel bir silkelenerek ek bir işe koyulmaya karar verdim. belli mi olur, belki ilerde güzel bir eğitim ortamının temelini atmışımdır? Bir yılı aşkın süredir hocalık yapmıyorum, çünkü üniversitede araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladım, tez yazarken yüküm az olsun diye. Ama meğer sınıfa girip kendi dersini yapmadan olmuyormuş! Hocamın dersine giriyorum gerçi ama aynısı değil..

Her ne kadar asli sebep maddi destek edinmek olsa da, vermeyi tasarladığım derslerin oturup ders planını çıkarmaya başladığıma göre ben bu işe de kendimi kaptıracağım:) Şimdi tek gereken öğrenci bulmak!

Eğer kulağınıza İngilizce özel ders almak isteyen birileri çalınırsa, şurayı aklınıza getirseniz ne güzel olur..
Sevgiler,

Pazar, Kasım 20, 2011

20112011

Bu tarihi kaçırmamak gerek!
Ne kadar dingin, şurup gibi bir gün.. tam bir pazar ve tam bir sonbahar!
Şerbet yerine şurup yazasım var.. Şurup ilacı değil de nedense devayı çağrıştırıyor. Şerbet ise kulağa bile haddinden tatlı geliyor!

Bu sabahım Moda'dan geçti yine ve bu haftasonu iki doz mutluluk almış oldum, Teo'nun judosu sayesinde. Bu semti çok bğeniyorum ve yurtdışı dönüşü burada yaşama hayalim var. Park sorununa rağmen. Ama araba kullanmaktan yılmış biri olarak benim için gayet uygun bir hayal. Erenköy'ün bahçeli güzelim sokaklarına kedisini salamayan biri olarak Yumak'ın tüm gün Moda'da dolanıp akşam bana nağmelerle gezip gördüğü yerleri anlatmasını, Teoman'ın da yakınlardaki güzel okullardan birine yürüyerek gidip gelmesini, haftasonları gazetemi kapıp çayımı kahvemi sokakta içmeyi, vapura yürüyerek inmeyi hayal ediyorum..

Bunu beğenenler lütfen bu hayal dilekçesinin altına imza versinler!

Moda'dan, yapraklarını uzağına salamayan kedili bir sonbahar ağacı!

sevgiler:)  

Cumartesi, Kasım 05, 2011

Durum.. Gribal

Durumum gribal. Evde oturma zamanı. ev oturması için uygun bir gün- bir cumartesi! hani şu aksi takdirde neft yağı sürülmüş gibi ordan oraya koşturacak bir şeyler devamlı bulduğum ve günün sonunda ben bugün ne yaptım ki dediğim gün.

Teo'yu judoya babası götürdü. Ev tüm gün bana kaldı yani.. Birazdan gelir minik kuş ve elimde olmadan, etrafımdaki en ufak kıpırtıyla hareketlenen kafamın içi beni de katar önüne evde dört dönmeye başlarım.. halbuk yapacak iş kalmadı! hatta adetten olmasa da tek başınayken demlikle çay demlendi ve içildi.. Arkadaşım sağolsun, kendi tahin pekmezini öyle bir iştahla etrafındakilerle paylaştı ki dükkanında, telefonun öbür ucundaki bendeniz de ekmekleri kızartıp, dolabın kadim kış tatlısı tahin-pekmezimi çıkarıp içine atmak zorunda kaldım! e çaysız da olmayacağına göre..

Sağlıkla geçirin bu güzel sonbaharı.. yatmayın aşağı gripten, şundan bundan!
Bayramınız kutlu olsun, sağlıcakla..