Çarşamba, Mart 20, 2013

Keyifsiz

Keyifsiz. Cok keyifsiz. Zor. Cok is var, yapacak enerji tukeneli halbuki ne kadar oluyor. Uzun kis sendromu mu yoksa gelecegin belirsizliginden duydu dargum endiseden mi?

Oglus daraldi, neredeyse patlayacagiz ikimiz de. Hava bir turlu acmiyor, acsa da Sabah gunesi sanki sabah kahvesine gelmis, bir saat kalip gidiyor! kal diyorum, biraz daha dur, oglum okulundan donsun, onunla parka gidip frizbi oynayacagiz. Hatta obur kiymetlim de katilacak. Yok. Ne oluyor, Teo okuldan gelip bilgisayara gomuluyor. Bugun o bile bu halinden daraldi. Aslinda buna sevinsem yeridir. Ama sevinemiyorum.

Havanin bu asik suratini o kadar dert edip konustum ki, benimki okulun bahcesinde piknik teklif etti. Evinden bir guzel ekmek, peynir, elma, peperoni getirmis, okulda kiraz agaclarinin altinda cok romantic bulustuk... Ama yine kacti gunes! Ben buna kafayi taktim.

Uzgunum. Iflah olmam ben! Meger gunes enerjisi ile calisirmisim da haberim yokmus!
En yakin zamanda daglarin obur tarafina gecmeye karar verdik. Dogudaki sira daglar sagolsun, Seattle'in bulutlarini tepesinde biriktiriyor. Obur taraflari gunluk guneslik imis. Masal gibi degil mi...

Cok sirin :)

Lutfen bize gunes yollayin!
Sevgiler,